30 Nisan 2015 Perşembe

Doğayla Barışık Bir Çanakkale İçin




Bu dünya bütün insanlığın ortak evi. Ama maalesef onu çok kötü kullandık. Sanayileşme başladığından beri daha fazla kirletiyoruz, tahrip ediyoruz ve öldürüyoruz doğayı.

Tabiat alınıp satılabilir bir mal olamaz. Doğanın ne sahibi ne de efendisiyiz. Kâr hırsı için ormanları, denizleri, doğada yaşayan hayvanları giderek daha çok yok ediyoruz. Ama bu dünyada değir canlıların da, ormanın, kurdun kuşun, çiçeğin böceğin de hakkı var. Onun bir dengesi, bir düzeni var. Bu düzeni bozmaya da hakkımız yok. Biz bu düzeni koruyacağız.

Soluduğumuz havayı bile nefes alınamaz hale getirenlerle; nükleer, termik ve hidroelektrik santrallerle, “çılgın” projelerle ormanları, dereleri, denizleri, canlı yaşamını yok ederek, GDO’lu ve zehirli gıdalarla, tarım topraklarının yanlış kullanarak doğaya ve insana kötülük yapan bu sistemi değiştireceğiz.

Enerji elbette bir ihtiyaç. Ama tabiatı korkunç şekilde kirleten ve yakın zamanda bitecek olan petrol, kömür gibi yakıtlarla değil de hiç bitmeyecek olan güneş, rüzgar ve akıntı enerjisi gibi temiz enerjilere yönelmek zorundayız. Yoksa dünyamızın iklimi değişecek ve belki de yaşam sona erecek.
 

HDP Diyor ki:

• Çanakkale’de köprü, otoyol, kirli sanayi, altın madenciliği, kentsel dönüşüm gibi gerekçelerle yapılacak çalışmalarda doğanın nasıl etkileneceğini öncelikle değerlendirecek ve doğayı tahrip eden müdahalelere kesinlikle izin vermeyeceğiz. 




• Çanakkale Türkiye’nin rüzgar açısından 2. önemli şehri. Şükür ki, rüzgarımız bol. Var olan rüzgar santrallerinin yanında Gökçeada, Gelibolu, Biga, Çan öncelikli olmak üzere diğer ilçelerin de rüzgar haritasını çıkartarak, (kuşların göç yollarına ve tarıma zarar vermeyecek şekilde) her ilçede Rüzgar Enerji Santralleri kuracağız. Büyük site ve toplu konut alanlarına konacak Rüzgar Gülleri aracılığıyla o konutların elektrik ihtiyacını ücretsiz karşılanmasını sağlayacağız. 



• Altıncı şirketlere karşı doğayı ve toprağımızı ve suyumuzu savunacağız. Kazdağları’nın yağmalanmasına izin vermeyeceğiz. Modern geçimlik tarımı, tarıma dayalı temiz sanayileşmeyi destekleyerek, köylümüzü altıncı şirketlerin acımasız ellerine teslim etmeyeceğiz. 



• Enerji için yüzümüzü güneşe döneceğiz. Güneş enerjisi potansiyelimizi, belediyelerin bizzat kendi yatırımları ve kentlileri teşvik destekleriyle kullanacağız. Toplu konutların ve müstakil binaların çatısına koyacağımız Güneş Panelleri ve su ısıtıcıları ile bireysel elektrik ve ısınma ihtiyacını, semt pazarlarımızın çatılarına döşeyeceğimiz Güneş Panelleriyle de kamusal elektrik ihtiyacımızın önemli bir kısmını karşılayacağız. Kamu binalarını bu konularda zorunlu dönüşüme tabi tutarak örnek olmalarını sağlayacağız.

• Çan ve Yenice başta olmak üzere ilçelerimizdeki jeotermal enerji potansiyelimizi kullanmak için gerekli yatırımları GMKA, Valilik ve Belediyelerimiz üzerinden yapacağız.

• Doğayı ve yaşamı koruyabilmek için enerji tasarrufu çok önemli. Çocuklarımızdan başlayarak, tasarruflu bir yaşamın akılcı ve erdemli bir yaşam olduğu bilincini geliştireceğiz.

• Su, atıksu ve katı atık gibi toplum ve çevreyi ilgilendiren hizmetlerin özelleştirilmesini kaldıracağız. Atıkların en aza indirilebilmesi ve geri dönüştürülmesi için uygulamalar başlatacağız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder